Bırakalım plastik adamlar parti kursunlar, parti versinler, parti malı alıp satsınlar. Onlara kendi partimizi kurarak cevap vermeyeceğiz. Biliyoruz ve bilmeliyiz ki Türkiye'de siyasetin dili dünya sisteminin lortları hangi dilden anlıyorsa ve/veya hangi dili dayatmışsa odur. Halbuki biz kendi atılım dilimizi kurdukça birbirimize destek olabiliyoruz. Onlara kaç kişi olduğumuzu bildirmeme ve onları ne ölçüde muhasara altına aldığımızı söylememe cezasına çarptıracağız. Bizim Türklüğümüz bu işin kemâle erdirilmesiyle mukayyettir. Tıpkı bu toprakların Dar-ül İslâm olduğu günlerdeki gibi direneceğiz ve atılacağız. Bizim kim olduğumuzu bizden biri olmayan asla anlayamayacak. Bizim ne yaptığımızı bizim işimizi görmeyen, bizimle ortaklaşa çalışma yürütmeyen asla bilemeyecek. Kimseyi ikna etmeyeceğiz. Çünkü insanların âlet durumuna düşürülmesine isyan ediyoruz. Kimse bizi ikna edemeyecek. Çünkü kendimizi hiçbir şekilde kullanıma açmış değiliz. Parti kurmuyoruz, Müslüman olarak üstünlüğümüze toz kondurmuyoruz. -- İsmet Özel

İsmet Özel'in politik tarafını hiç ciddiye almam. Bu da neden ciddiye almadığımın özeti olmuş.

Dünya sistemini anlarken plastik adam dediği particiler kadar bile kafa yormayan, ortaya şairane bir takım laflar bırakıp asıl meselelerin konuşulmasını engelleyen, asıl mesele yani mesela şu içtiğim kahve nasıl olup da gelip beni bulacak, bunu önemsemeyen ama bir yandan da kahve içmeye devam eden adam. Kahve içip içmediğini bilmiyorum ama herhalde bilgisayar kullanıyordur. Dünya sistemi olmasa şairin kitaplarını nasıl yazacağını ve bizlere nasıl ileteceğini bilmiyorum.

Muhalifliğe saygım var. Bunu mülkiyet gibi, insan hakları gibi, devlet gibi temel meseleler üzerinden sürdürmeye de saygım var. Bununla beraber böyle hiçbir şey yapmayacağız ve kendimize toz kondurmayacağız bir politika değil. Boş retorik. Ufku ergenliği aşamamış yetmişlik şairin ilgi toplamak için ürettiği safkan retorik.

[Demzen] #İsmet Özel #politika #siyasi parti