Bir miktar tatsızlık. Kendini bilmek. Kendinden uzaklaşmak. Tatsızlık geçinceye kadar kendini değil, dışarıyı seyretmek. İçindeki karmaşıklıkla uğraşma. Durulsun.

Koridorların içindesin. Dünyayı aynalı pencereli kapılı koridorlardan anlıyoruz. Bazen kendimizi gösterecek olaylar oluyor. Bazen kapılar görünüyor, açıyoruz veya açmıyoruz. Bazı koridorlar karanlık, engellere takılıp düşüyoruz ve yeniden kalkmak gerekiyor. Elinden gelen nedir? Şükretmek. Sabretmek. Yürümek. Koridorun sonuna kadar.

Orada bir kapı açılır veya açılmaz ve geri dönmek gerekir. Geri dönüp takip etmediğin koridorları denemek gerekir. Kapılara yeniden bakmak gerekir, belki bu sefer açıktır. Beklemediğin yerde kapılar belirmiştir.

Koridorları, kapıları, pencereleri, engelleri, tüm bu sahneyi, karşına çıkanları ve çıkmayanları yaratmak elinde değil. Elinden gelen yürümek. Önüne çıkanlara bakmak. Sarhoş olmamak. Bezmemek. Yürüyecek kadar umut, yürüyecek kadar denge.

[Demzen]