Nasıl bir dünyada yaşamak istersin? Hiç zorluğun ve keyifsizliğin olmadığı bir dünyada mı? Hiç yokluğun ve susuzluğun olmadığı bir dünyada?

Aşabileceğimiz kadar zorluk bulunan dünyalar istiyoruz. Hiç zorluk olmazsa, hiç kolaylık da olmaz. Aşamayacak kadar büyük olursa aşmanın keyfini yaşayamayız. Aşamayacak kadar büyük zorluk var mı?

Bir dağla karşılaştın. Büyük bir zorluk. Çıkmaya çalışıyorsun. Olmuyor. Sarp uçurumlar geçit vermiyor. Dağa bakıyorsun, dağ sana bakıyor. Nasıl aşacaksın?

Her zaman bir yol var. Geldiği yere dönebilirsin. Çıktığın yerden inebilirsin. Yapamam dediğin kendine çizdiğin rotadan çıkmak. Engeller aşılabilir çünkü onlardan kaçmak da bir yol. Dağı aşmak zorunda değilsin. Dağ sana geçit vermiyorsa, dağı bırakırsın kendi haline. Dağı aşamazsın ama dağı aşmayı aşabilirsin.

Ölüm var. Engel olarak görürsen aşamazsın. Korkarak aşamazsın. Engel değil de kendinle nihayetinde buluştuğun bir yer olarak görürsen, ölüm sana engel olmaktan çıkar.

Ölümü ve hayatı yaratan tek bir kuvvet. Kendini bildiğin kadarıyla ölüm engel değil ve ölüm seni kendini bulduğun yere hazırlıyor.

Engelleri nasıl aşabiliriz? Üzerine giderek aşabiliriz. Kaçarak aşabiliriz. Nasıl bir hayat yaşamak istiyorsun? Ölümün bir engel olmadığı bir hayat. Hayatı ayakta tutan engelleri aşacak kadar kuvvetli bir hayat. Nefes alırken vermeyi, verince almayı unutmayacak bir hayat. Düşünce kalkmayı, üşüyünce ısınmayı unutmayacak bir hayat. Nasıl bir hayat istiyorsun? Ölümlü hayat. Hayatlı ölüm.

[Levha] #hayat #ölüm #dağ