Dedi ki, kadınların iyiliğini isteyen, kadının daha çok kadınlaşmasını istemez mi?

Evet

Ancak kadını özgürlüğe kavuşturduğunu söyleyenler, bunun yerine kadının ideal bir dünyada eşit olmasını istiyor.

Adalet istemekte haksızlar mı?

Hayır, haklılar. Ancak adalet isterken, kendi mensuplarını kadınlıktan uzaklaştırmaları biraz tuhaf oluyor.

Kadınlıktan uzaklaştırmak derken ne demek istiyorsun? Kadının rolleri belli, bunun dışına çıkmasınlar mı diyorsun? Hem bu rolleri sen mi tayin edeceksin?

Aslında bu rolleri tayin etmek niyetim yok, belki de benim için en iyisi bu insanları kendi hallerine bırakıp, tabiatın kendi işini yapmasına izin vermektir. Ancak anlamadığım bir şey var, bunu paylaşmak istiyorum. Kadınlar özgürlüğe kavuşurken kendilerini daha az kadın haline getirirlerse, erkeklerin onları eş olarak tercih etme ihtimalini azaltmış oluyorlar. Değil mi?

Hmm, bilmem. Bence yanlış bir düşünce ama nereye gitmek istediğini göreyim.

Şuraya gitmek istiyorum: Eğer insanın her şeyden önce biyolojik bir varlık olduğunu ve üremesi gerektiğini iddia ediyorsak, yani adalet gibi, eşitlik gibi bir takım ideallerden daha önce kendi genlerini yaşatmak gibi daha basit bir şartın peşinde koşması gerektiğini, şunu söyleyebiliriz: Bir kadının toplumdaki kadın kavramından uzaklaşması, onun kendini kadınlıktan başka bir şeyle ifadeye başlaması bu hedefin aksine hizmet eder.

Yani kısacası feministler evlenemez mi diyorsun?

Evlenemez demek biraz abartı olur, evlenir, çocuk sahibi de olur ancak bunlar feminist olmayan hemcinslerine göre daha zordur demek istiyorum.

Bana gülünç geldi bu iddia, affına sığınarak.

[Yevmiyeler]